ÖZET
Sonuç:
Çalışmamız, ÇYBÜ çalışanlarının pediyatrik deliryumun önemi, risk faktörleri, tanı ve tedavisi konusunda eğitim alması gerektiğini göstermiştir. Ana dilde bir tarama aracının olmaması, deliryumun değerlendirilmesini daha da zorlaştırmaktadır. Gelişmiş bilgi birikimi ve uygun tarama araçlarıyla donatılmış ÇYBÜ çalışanları, çocuk deliryumun tanınması, önlenmesi ve uygun tedavisinde fark yaratabilir.
Bulgular:
Çalışmaya 120 ÇYBÜ çalışanı davet edildi ve %88’i (n=106) anketi yanıtladı. Yanıt verenlerin %30’u hipoaktif deliryum hakkında yetersiz bilgi düzeyine sahipti, %57’si hatalı bir şekilde deliryum için uygun tarama aracı olarak Glasgow-Koma skorunu seçti, %80’i deliryum tedavisinde benzodiazepinlerin kullanımı ile ilgili yanlış bilgiye sahipti. %79’u ise hastaların deliryum anlarını hatırlamadıklarını düşünüyordu.
Yöntemler:
Bu çalışma, tek merkezli, kesitsel, tanımlayıcı bir tarama çalışmasıdır. ÇYBÜ’de, cerrahi ÇYBÜ’de ve yanık ÇYBÜ’de görev yapan çalışanlara 17 maddelik çevrimiçi anket uygulandı.
Giriş:
Deliryum, dalgalı, akut, bozulmuş farkındalık ve biliş ile karakterize, çocuk yoğun bakım ünitelerinde (ÇYBÜ) sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Yoğun bakım çalışanlarının yetersiz bilgi düzeyi, tanı ve tedaviyi geciktirebilir. Bu çalışma ÇYBÜ çalışanlarının deliryum bilgi düzeyini araştırmayı amaçlamıştır.