Çocuk Acil Servisinde Korozif Madde Alımının Değerlendirilmesi
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Özgün Araştırma
P: 15-19
Nisan 2023

Çocuk Acil Servisinde Korozif Madde Alımının Değerlendirilmesi

J Pediatr Emerg Intensive Care Med 2023;10(1):15-19
1. University of Health Sciences Turkey, Dr. Sami Ulus Gynecology, Child Health and Diseases Training and Research Hospital, Clinic of Pediatric Emergency, Ankara, Turkey
2. University of Health Sciences Turkey, Dr. Sami Ulus Gynecology, Child Health and Diseases Training and Research Hospital, Clinic of Pediatric Surgery, Ankara, Turkey
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
Alındığı Tarih: 08.12.2021
Kabul Tarihi: 15.02.2022
Yayın Tarihi: 09.03.2023
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

ÖZET

Giriş:

Korozif madde maruziyeti ile acil servise başvuran hastanın yönetimi maddenin özelliklerine ve hastanın klinik durumuna göre değişmektedir. Bu çalışmada; korozif madde alımı ile başvuran çocukların demografik ve klinik özellikleri, hasta yönetim stratejileri ve hastaların prognozu sunulmaktadır.

Yöntemler:

Korozif madde alımı ile başvuran ve 18 yaşın altında olan olgular çalışmaya dahil edildi. Hastaların demografik verileri, maddenin özellikleri, ağız içi lezyonların veya herhangi bir semptom veya bulgunun varlığı, tedavi ve prognozu, grafileri ve hastanede kalış süreleri incelendi. Drool skorları hesaplandı.

Sonuç:

Korozif madde alımları kimyasal zehirlenmelerle olan acil servis başvurularının önemli ve önlenebilir nedenlerinden biridir. Erken çocukluk döneminde sıklıkla kazara ve az miktarda alımlar söz konusudur. Hastalar asemptomatik olabilir veya nadiren ciddi semptomlar ile başvurabilirler. Gastrointestinal sistem ve solunum sistemi ile ilişkili hasar riskini öngörmek ve acil servislerde uygun yönetimi sağlamak için alınan maddenin kimyasal içeriğinin bilinmesi önemlidir.

Bulgular:

Yüz on hasta çalışmaya dahil edildi. Hastaların yaş ortalaması 41±13 ay ve 56’sı (%50,9) erkekti. Hastaların %53’ü başvuru anında asemptomatikti. En sık görülen semptom bulantı-kusma, en sık bulgu orofarinkste hiperemiydi. Hastaların Drool skor ortalaması 8,9±1,7 idi. Yetmiş yedi hastanın (%70) alkali, 33 hastanın (%30) asidik madde alımı mevcuttu, içlerinden 45 hastanın (%40,9) sodyum hidroksit, 27 hastanın (%25) sodyum hipoklorit, 26 hastanın (%24) hidroklorik asit aldığı saptandı. Bulgular en fazla hidroklorik asit ve sodyum hidroksit alımında gözlendi (p=0,044). Hastaların 3’üne (%2,7) endoskopi yapıldı. Endoskopi yapılan hastaların Drool skor ortalaması 6,7 idi. Takiplerde hiçbir hastada komplikasyon görülmedi.